İstanbul Gebze: Siyaset, Toplumsal Cinsiyet, Irk ve Sınıfın Kesiştiği Nokta
Gebze’de yaşayan biri için siyaset sadece sandıkta verilen bir oy değildir; gündelik yaşamın, iş yerinin, ulaşımın, kiraların, fabrika vardiyalarının içinde, yani her yerde hissedilen bir düzen meselesidir. İstanbul’un sınırında ama sosyoekonomik olarak tam ortasında kalan Gebze, Türkiye’nin mikrokozmosu gibidir. Burada siyaset, toplumsal cinsiyet rolleri, sınıf ayrımları ve etnik kimlikler iç içe geçer. Bu yüzden “Gebze hangi partiye oy veriyor?” sorusu, aslında “Gebze kimdir, nasıl yaşar, hangi adaletsizlikleri taşır?” sorusuyla birlikte düşünülmelidir.
Sınıf Gerçekliği: Fabrika Kenti Olarak Gebze
Gebze, Türkiye’nin en büyük sanayi bölgelerinden biridir. Organize sanayi siteleri, kimya ve otomotiv fabrikaları, lojistik merkezleriyle emek yoğun bir ekonominin kalbidir. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2023 verilerine göre, Gebze’de istihdam edilenlerin büyük kısmı sanayi sektöründedir. Bu tablo, sınıfsal konumun günlük yaşamı nasıl şekillendirdiğini açıkça gösterir.
Bu yoğun sanayi yapısı, işçi sınıfının politik tercihlerini belirlerken aynı zamanda toplumsal dayanışma biçimlerini de oluşturur. Çoğu zaman erkek egemen bir işçi kültürü hâkimdir; kadınlar ise ya ev içi emekle ya da düşük ücretli, güvencesiz işlerde görünmez bir rol üstlenir. Bu durum, sınıf ve toplumsal cinsiyetin nasıl kesiştiğinin en açık örneğidir.
Toplumsal Cinsiyet Rolleri: Kadınların Görünmeyen Mücadelesi
Gebze’deki kadınların politik sesleri genellikle dolaylı yollardan duyulur. Sendikalarda kadın temsil oranı düşüktür; ancak bu, onların mücadele etmediği anlamına gelmez. Gebze Kadın Platformu gibi oluşumlar, fabrikalarda tacizle mücadele, eşit ücret talebi ve kreş hakkı gibi konularda önemli adımlar atmıştır.
Birçok kadın için siyaset, parti kimliklerinden ziyade yaşamın içindeki adaletsizliklere karşı verilen mücadeleyle tanımlanır. Bir tekstil işçisi kadının ifadesiyle: “Bizim için parti, kim çocuğumuzu kreşe gönderiyor, kim evden işe rahat ulaşım sağlıyor, odur.” Bu söz, kadınların politik bilincinin duygusal değil, maddi temellere dayandığını gösterir.
Ayrıca, erkeklerin de bu dönüşümde rolleri vardır. Gebze’de bazı erkek işçilerin eşit ücret kampanyalarına katılması, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yalnızca “kadın meselesi” olmadığını kanıtlar. Bu tür örnekler, değişimin hem bireysel farkındalık hem de yapısal düzenlemelerle mümkün olduğunu ortaya koyar.
Etnisite ve Kimlik: Bir Arada Yaşamın Gerçekliği
Gebze’nin nüfusu göçle şekillenmiştir. Karadeniz’den, İç Anadolu’dan, Kürt bölgelerinden ve son yıllarda Suriye’den gelen nüfus, ilçenin sosyal dokusunu çeşitlendirmiştir. Ancak bu çeşitlilik, bazen eşitlik değil, ayrışma doğurur.
Kürt işçiler çoğu zaman en zor, en düşük ücretli işlerde çalışırken; Suriyeli göçmenler kayıt dışı istihdamın sömürü ağına düşer. Bu ekonomik hiyerarşi, politik kutuplaşmayı da besler. Aynı işyerinde çalışan işçilerin bile etnik kökenlerine göre farklı muamele görmesi, “emek birliği” fikrinin önünde ciddi bir engel oluşturur.
Yine de umut verici örnekler vardır. Bazı sendikalar, etnik farklılıkları değil ortak çıkarları ön plana çıkaran söylemlerle hareket eder. Bu dayanışma, sınıf bilincinin ırkçılığın karşısında bir direnç unsuru olabileceğini gösterir.
Siyasi Temsil ve Aidiyet: Gebze Hangi Partiyle Anılır?
Gebze’nin politik haritası, geleneksel olarak muhafazakâr ve milliyetçi eğilimlerin güçlü olduğu bir yapıya sahiptir. AK Parti uzun yıllar boyunca bu bölgeden yüksek oy oranları almıştır. Ancak bu tablo, mutlak bir sadakati değil, ekonomik beklentiler ve yaşam koşullarına dayalı bir pragmatizmi yansıtır.
Son yıllarda genç nüfusun artması, kiraların yükselmesi, kadınların kamusal alanda daha görünür hale gelmesi ve çevre sorunlarının çoğalması, politik dengeleri sarsmıştır. Özellikle eğitimli gençler ve beyaz yaka işçiler, muhalefet partilerine yönelme eğilimi göstermektedir.
Bu değişim, yalnızca parti tercihlerindeki kayma değil, aynı zamanda sosyal bilinçteki bir dönüşümdür. Kadın cinayetlerine karşı tepkiler, çevre kirliliğine yönelik kampanyalar ve işçi eylemleri, siyaseti “parti” sınırlarının ötesine taşır.
Toplumsal Normlar ve Değişim İhtiyacı
Gebze’deki toplumsal normlar hâlâ güçlü bir biçimde ataerkil yapıya dayanır. Erkeklerin “evin reisi” olarak görülmesi, kadınların “yardımcı” rolünde konumlanması sadece aile içi değil, iş ve siyaset alanlarında da yansır. Ancak yeni kuşaklarda bu normlar sorgulanmaktadır.
Kadınlar artık “çalışma izni” değil, “çalışma hakkı” talep ediyor. Erkekler de kendi rollerini yeniden düşünmeye başlıyor: “Ben çalışıyorum, eşim de çalışıyor ama neden çocuk bakımı sadece onun sorumluluğu?” sorusu giderek yaygınlaşıyor.
Bu sorgulama, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yalnızca kadın mücadelesiyle değil, erkeklerin de kendi konfor alanlarını sorgulamasıyla ilerleyebileceğini gösteriyor.
Tartışma Alanı: Değişim Nereden Başlamalı?
Peki, değişim gerçekten nereden başlamalı?
- Fabrikadaki işçiler arasında sınıf dayanışması mı öncelikli olmalı, yoksa toplumsal cinsiyet eşitliği mi?
- Erkekler eşitliğin neresinde durmalı: destekçi mi, özne mi?
- Göçmenlerin dahil olmadığı bir siyaset, gerçekten “halk siyaseti” olabilir mi?
- Yerel yönetimler toplumsal eşitliği sağlamak için hangi adımları atmalı?
Bu soruların yanıtı tek bir ideolojide değil; farklı kimliklerin, deneyimlerin ve dayanışma biçimlerinin bir araya gelmesinde yatıyor.
Sonuç: Gebze, Türkiye’nin Aynası
Gebze’nin politik yapısı, Türkiye’nin genel sosyolojik kırılmalarını yansıtır. Sınıf mücadelesi, toplumsal cinsiyet rolleri, etnik kimlikler ve ekonomik adaletsizlikler birbirine dolanmıştır. Ancak bu karmaşa, aynı zamanda dönüşümün potansiyelini de taşır.
Eşitliğin gerçek anlamda tesis edilmesi, sadece seçim sandığında değil; evde, iş yerinde, sokakta, sendikalarda ve meclislerde birlikte verilen mücadeleyle mümkündür. Gebze bu mücadelenin sessiz ama güçlü bir laboratuvarıdır — Türkiye’nin geleceğini anlamak isteyen herkesin dikkatle bakması gereken bir yer.
Kaynaklar:
- TÜİK, “İşgücü İstatistikleri 2023”
- Gebze Kadın Platformu, “Eşit Ücret, Eşit Yaşam Raporu”, 2024
- Yılmaz, A. (2022). Sanayi Kentlerinde Cinsiyet ve Sınıf Dinamikleri: Gebze Örneği, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü
- Konda Araştırma, “Türkiye’de Yerel Seçmen Eğilimleri”, 2024
Gebze’de yaşayan biri için siyaset sadece sandıkta verilen bir oy değildir; gündelik yaşamın, iş yerinin, ulaşımın, kiraların, fabrika vardiyalarının içinde, yani her yerde hissedilen bir düzen meselesidir. İstanbul’un sınırında ama sosyoekonomik olarak tam ortasında kalan Gebze, Türkiye’nin mikrokozmosu gibidir. Burada siyaset, toplumsal cinsiyet rolleri, sınıf ayrımları ve etnik kimlikler iç içe geçer. Bu yüzden “Gebze hangi partiye oy veriyor?” sorusu, aslında “Gebze kimdir, nasıl yaşar, hangi adaletsizlikleri taşır?” sorusuyla birlikte düşünülmelidir.
Sınıf Gerçekliği: Fabrika Kenti Olarak Gebze
Gebze, Türkiye’nin en büyük sanayi bölgelerinden biridir. Organize sanayi siteleri, kimya ve otomotiv fabrikaları, lojistik merkezleriyle emek yoğun bir ekonominin kalbidir. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2023 verilerine göre, Gebze’de istihdam edilenlerin büyük kısmı sanayi sektöründedir. Bu tablo, sınıfsal konumun günlük yaşamı nasıl şekillendirdiğini açıkça gösterir.
Bu yoğun sanayi yapısı, işçi sınıfının politik tercihlerini belirlerken aynı zamanda toplumsal dayanışma biçimlerini de oluşturur. Çoğu zaman erkek egemen bir işçi kültürü hâkimdir; kadınlar ise ya ev içi emekle ya da düşük ücretli, güvencesiz işlerde görünmez bir rol üstlenir. Bu durum, sınıf ve toplumsal cinsiyetin nasıl kesiştiğinin en açık örneğidir.
Toplumsal Cinsiyet Rolleri: Kadınların Görünmeyen Mücadelesi
Gebze’deki kadınların politik sesleri genellikle dolaylı yollardan duyulur. Sendikalarda kadın temsil oranı düşüktür; ancak bu, onların mücadele etmediği anlamına gelmez. Gebze Kadın Platformu gibi oluşumlar, fabrikalarda tacizle mücadele, eşit ücret talebi ve kreş hakkı gibi konularda önemli adımlar atmıştır.
Birçok kadın için siyaset, parti kimliklerinden ziyade yaşamın içindeki adaletsizliklere karşı verilen mücadeleyle tanımlanır. Bir tekstil işçisi kadının ifadesiyle: “Bizim için parti, kim çocuğumuzu kreşe gönderiyor, kim evden işe rahat ulaşım sağlıyor, odur.” Bu söz, kadınların politik bilincinin duygusal değil, maddi temellere dayandığını gösterir.
Ayrıca, erkeklerin de bu dönüşümde rolleri vardır. Gebze’de bazı erkek işçilerin eşit ücret kampanyalarına katılması, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yalnızca “kadın meselesi” olmadığını kanıtlar. Bu tür örnekler, değişimin hem bireysel farkındalık hem de yapısal düzenlemelerle mümkün olduğunu ortaya koyar.
Etnisite ve Kimlik: Bir Arada Yaşamın Gerçekliği
Gebze’nin nüfusu göçle şekillenmiştir. Karadeniz’den, İç Anadolu’dan, Kürt bölgelerinden ve son yıllarda Suriye’den gelen nüfus, ilçenin sosyal dokusunu çeşitlendirmiştir. Ancak bu çeşitlilik, bazen eşitlik değil, ayrışma doğurur.
Kürt işçiler çoğu zaman en zor, en düşük ücretli işlerde çalışırken; Suriyeli göçmenler kayıt dışı istihdamın sömürü ağına düşer. Bu ekonomik hiyerarşi, politik kutuplaşmayı da besler. Aynı işyerinde çalışan işçilerin bile etnik kökenlerine göre farklı muamele görmesi, “emek birliği” fikrinin önünde ciddi bir engel oluşturur.
Yine de umut verici örnekler vardır. Bazı sendikalar, etnik farklılıkları değil ortak çıkarları ön plana çıkaran söylemlerle hareket eder. Bu dayanışma, sınıf bilincinin ırkçılığın karşısında bir direnç unsuru olabileceğini gösterir.
Siyasi Temsil ve Aidiyet: Gebze Hangi Partiyle Anılır?
Gebze’nin politik haritası, geleneksel olarak muhafazakâr ve milliyetçi eğilimlerin güçlü olduğu bir yapıya sahiptir. AK Parti uzun yıllar boyunca bu bölgeden yüksek oy oranları almıştır. Ancak bu tablo, mutlak bir sadakati değil, ekonomik beklentiler ve yaşam koşullarına dayalı bir pragmatizmi yansıtır.
Son yıllarda genç nüfusun artması, kiraların yükselmesi, kadınların kamusal alanda daha görünür hale gelmesi ve çevre sorunlarının çoğalması, politik dengeleri sarsmıştır. Özellikle eğitimli gençler ve beyaz yaka işçiler, muhalefet partilerine yönelme eğilimi göstermektedir.
Bu değişim, yalnızca parti tercihlerindeki kayma değil, aynı zamanda sosyal bilinçteki bir dönüşümdür. Kadın cinayetlerine karşı tepkiler, çevre kirliliğine yönelik kampanyalar ve işçi eylemleri, siyaseti “parti” sınırlarının ötesine taşır.
Toplumsal Normlar ve Değişim İhtiyacı
Gebze’deki toplumsal normlar hâlâ güçlü bir biçimde ataerkil yapıya dayanır. Erkeklerin “evin reisi” olarak görülmesi, kadınların “yardımcı” rolünde konumlanması sadece aile içi değil, iş ve siyaset alanlarında da yansır. Ancak yeni kuşaklarda bu normlar sorgulanmaktadır.
Kadınlar artık “çalışma izni” değil, “çalışma hakkı” talep ediyor. Erkekler de kendi rollerini yeniden düşünmeye başlıyor: “Ben çalışıyorum, eşim de çalışıyor ama neden çocuk bakımı sadece onun sorumluluğu?” sorusu giderek yaygınlaşıyor.
Bu sorgulama, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yalnızca kadın mücadelesiyle değil, erkeklerin de kendi konfor alanlarını sorgulamasıyla ilerleyebileceğini gösteriyor.
Tartışma Alanı: Değişim Nereden Başlamalı?
Peki, değişim gerçekten nereden başlamalı?
- Fabrikadaki işçiler arasında sınıf dayanışması mı öncelikli olmalı, yoksa toplumsal cinsiyet eşitliği mi?
- Erkekler eşitliğin neresinde durmalı: destekçi mi, özne mi?
- Göçmenlerin dahil olmadığı bir siyaset, gerçekten “halk siyaseti” olabilir mi?
- Yerel yönetimler toplumsal eşitliği sağlamak için hangi adımları atmalı?
Bu soruların yanıtı tek bir ideolojide değil; farklı kimliklerin, deneyimlerin ve dayanışma biçimlerinin bir araya gelmesinde yatıyor.
Sonuç: Gebze, Türkiye’nin Aynası
Gebze’nin politik yapısı, Türkiye’nin genel sosyolojik kırılmalarını yansıtır. Sınıf mücadelesi, toplumsal cinsiyet rolleri, etnik kimlikler ve ekonomik adaletsizlikler birbirine dolanmıştır. Ancak bu karmaşa, aynı zamanda dönüşümün potansiyelini de taşır.
Eşitliğin gerçek anlamda tesis edilmesi, sadece seçim sandığında değil; evde, iş yerinde, sokakta, sendikalarda ve meclislerde birlikte verilen mücadeleyle mümkündür. Gebze bu mücadelenin sessiz ama güçlü bir laboratuvarıdır — Türkiye’nin geleceğini anlamak isteyen herkesin dikkatle bakması gereken bir yer.
Kaynaklar:
- TÜİK, “İşgücü İstatistikleri 2023”
- Gebze Kadın Platformu, “Eşit Ücret, Eşit Yaşam Raporu”, 2024
- Yılmaz, A. (2022). Sanayi Kentlerinde Cinsiyet ve Sınıf Dinamikleri: Gebze Örneği, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü
- Konda Araştırma, “Türkiye’de Yerel Seçmen Eğilimleri”, 2024