bencede
Member
Dost canlısı olarak bilinen caretta caretta çeşidi deniz kaplumbağaları, dünyada en epey Akdeniz kıyılarında, Akdeniz’de ise Türkiye kıyılarında yuvalama yapıyor. Türkiye’de ise yıllık 2 bini aşkın yuvanın oluştuğu Antalya’daki Belek kıyısı olarak isimlendirilen Kundu- Denizyaka içindeki 30 kilometrelik kıyı kesitinin değerli bir kısmında ise oteller niçiniyle ağır kıyı faaliyeti bulunuyor.
60 YAVRU SIKIŞARAK ÖLDÜ
Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD), Belek kıyı bandında 23 yıldır deniz kaplumbağalarının mayıs-ekim ayları içindeki yuvalama, yavruların yuvadan çıkışı, bunların kayıt altına alınması ve korunması üzere faaliyetleri yürütüyor. Belek kıyısında dün sabah bir daha caretta yuvalarıyla ilgili çalışma yapan EKAD üyeleri, turistik bir tesisin yuvalama alanlarının üzerine ahşap yürüme bandı koyduğunu fark etti. Bandı kaldıran vazifeliler, yuvadan çıkan ancak yürüme bandı altında sıkışıp ölen yavru kaplumbağalarla karşılaştı. Yuva üzerine konulan yürüme bandının 60 yavru kaplumbağanın vefatına niye olduğu tespit edildi.
TABİATIN NİZAMINA MÜDAHALE
EKAD Lideri ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim nazaranvlisi Dr. Ali Fuat Canbolat, rutin arazi çalışmalarını yapan takımın, bu problemle birkaç hafta ortasında iki kere karşılaştığını söylemiş oldu. Şu an dönem prestijiyle ‘kontrol açışı’ ismi verilen periyotta olduklarını kaydeden Dr. Canbolat,
“Kuluçka mühleti sona eren yuvaları açarak sayım yapıyoruz ve yuva içerisinde sıkışıp çıkamayan yavru kaplumbağaların denize ulaşmasına dayanak oluyoruz. Tam da bu süreç için çalışma yapan takımımız, yuva üzerine konulan yürüme bandını birinci tespit ettiğinde yavrular yuvadan yeni çıkıyordu ve canlıydı. Onları kurtardık. Lakin öbür bir tesisin kumsalında dün tespit edilen yavrular, birincisindeki kadar şanslı değildi. Yuvalama alanının üzerinde bir tesis ahşap yürüme bandı koymuş. Kumsaldaki yuvada yumurtadan çıkan yavru carettalar, ahşap ve ağır yürüme bandını kaldıramadığı için oracıkta sıkışarak ölmüş. İnsan faaliyeti jenerasyonu tehlike altındaki bu canlılara bir defa daha ziyan vermiş ve tabiatın nizamına bir kere daha müdahale etmiştir” diye konuştu.
110 MİLYON YILDIR YAŞIYOR
Yuvalama kumsallarında vatandaşların ve işletmelerin uyması gereken kuralların değerine vurgu yapan Dr. Ali Fuat Canbolat, şunları söylemiş oldu:
“Eski ismiyle Etraf ve Orman Bakanlığı’nın 2009/10 sayılı Deniz Kaplumbağaları’nın Korunması Genelgesi’nde yer alan ‘denizden itibaren birinci 65 metrenin yuvalama bandı olarak ayrılması ve bu alanda kumsal kullanmasının gerçekleştirilmemesine’ ait hususunun ne kadar değerli olduğunu bir defa daha ve acı bir biçimde görüyoruz. Yuvalama kumsallarında yer alan işletmelerin yuvalama dönemi olan mayıs-ekim ayları içinde kumsal çalışmalarını yapmaması çok kıymetli.
Kumsallardaki meseleler olağan olarak ki yalnızca bu değil. Kaplumbağalar yalnızca doğal tehlikelerle değil, yapay ışık kullanmasından, denizel- karasal kirliliğe, denetimsiz atılan balıkçı ağlarına kadar biroldukça insan kaynaklı meseleyle da çaba ediyor. Ve bütün bunlar 110 milyon yıldır hayatını sürdüren kaplumbağaların kuşağını tehlikeye sokan faktörlerin başında geliyor.”
EKAD’dan yapılan açıklamada ise yuvalama kumsallarında karşılaşılan kronik problemlerin başında tesislerin yuvalama dönemi olan mayıs- ekim içerisinde yaptıkları kumsal düzenleme faaliyetlerinin geldiği açıklandı. Açıklamada, Kovid-19 pandemisi niçiniyle geç açılan turizm döneminde, işletmelerin kumsal düzenleme, şemsiye ve şezlong yerleşimi üzere çalışmalarını yuvalama dönemi içerisinde yaptığı ve bu çalışmaların kaplumbağa yuvalarına ziyan verdiği vurgulandı.
Bu ortada, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
60 YAVRU SIKIŞARAK ÖLDÜ
Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD), Belek kıyı bandında 23 yıldır deniz kaplumbağalarının mayıs-ekim ayları içindeki yuvalama, yavruların yuvadan çıkışı, bunların kayıt altına alınması ve korunması üzere faaliyetleri yürütüyor. Belek kıyısında dün sabah bir daha caretta yuvalarıyla ilgili çalışma yapan EKAD üyeleri, turistik bir tesisin yuvalama alanlarının üzerine ahşap yürüme bandı koyduğunu fark etti. Bandı kaldıran vazifeliler, yuvadan çıkan ancak yürüme bandı altında sıkışıp ölen yavru kaplumbağalarla karşılaştı. Yuva üzerine konulan yürüme bandının 60 yavru kaplumbağanın vefatına niye olduğu tespit edildi.
TABİATIN NİZAMINA MÜDAHALE
EKAD Lideri ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim nazaranvlisi Dr. Ali Fuat Canbolat, rutin arazi çalışmalarını yapan takımın, bu problemle birkaç hafta ortasında iki kere karşılaştığını söylemiş oldu. Şu an dönem prestijiyle ‘kontrol açışı’ ismi verilen periyotta olduklarını kaydeden Dr. Canbolat,
“Kuluçka mühleti sona eren yuvaları açarak sayım yapıyoruz ve yuva içerisinde sıkışıp çıkamayan yavru kaplumbağaların denize ulaşmasına dayanak oluyoruz. Tam da bu süreç için çalışma yapan takımımız, yuva üzerine konulan yürüme bandını birinci tespit ettiğinde yavrular yuvadan yeni çıkıyordu ve canlıydı. Onları kurtardık. Lakin öbür bir tesisin kumsalında dün tespit edilen yavrular, birincisindeki kadar şanslı değildi. Yuvalama alanının üzerinde bir tesis ahşap yürüme bandı koymuş. Kumsaldaki yuvada yumurtadan çıkan yavru carettalar, ahşap ve ağır yürüme bandını kaldıramadığı için oracıkta sıkışarak ölmüş. İnsan faaliyeti jenerasyonu tehlike altındaki bu canlılara bir defa daha ziyan vermiş ve tabiatın nizamına bir kere daha müdahale etmiştir” diye konuştu.
110 MİLYON YILDIR YAŞIYOR
Yuvalama kumsallarında vatandaşların ve işletmelerin uyması gereken kuralların değerine vurgu yapan Dr. Ali Fuat Canbolat, şunları söylemiş oldu:
“Eski ismiyle Etraf ve Orman Bakanlığı’nın 2009/10 sayılı Deniz Kaplumbağaları’nın Korunması Genelgesi’nde yer alan ‘denizden itibaren birinci 65 metrenin yuvalama bandı olarak ayrılması ve bu alanda kumsal kullanmasının gerçekleştirilmemesine’ ait hususunun ne kadar değerli olduğunu bir defa daha ve acı bir biçimde görüyoruz. Yuvalama kumsallarında yer alan işletmelerin yuvalama dönemi olan mayıs-ekim ayları içinde kumsal çalışmalarını yapmaması çok kıymetli.
Kumsallardaki meseleler olağan olarak ki yalnızca bu değil. Kaplumbağalar yalnızca doğal tehlikelerle değil, yapay ışık kullanmasından, denizel- karasal kirliliğe, denetimsiz atılan balıkçı ağlarına kadar biroldukça insan kaynaklı meseleyle da çaba ediyor. Ve bütün bunlar 110 milyon yıldır hayatını sürdüren kaplumbağaların kuşağını tehlikeye sokan faktörlerin başında geliyor.”
EKAD’dan yapılan açıklamada ise yuvalama kumsallarında karşılaşılan kronik problemlerin başında tesislerin yuvalama dönemi olan mayıs- ekim içerisinde yaptıkları kumsal düzenleme faaliyetlerinin geldiği açıklandı. Açıklamada, Kovid-19 pandemisi niçiniyle geç açılan turizm döneminde, işletmelerin kumsal düzenleme, şemsiye ve şezlong yerleşimi üzere çalışmalarını yuvalama dönemi içerisinde yaptığı ve bu çalışmaların kaplumbağa yuvalarına ziyan verdiği vurgulandı.
Bu ortada, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.