uçanteneke
New member
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Fabrikanda Suriyeliyi çalıştır, sömür, sigortasını yaptırma. daha sonra ayak ayak üstüne at, ‘Ne olacak bu Suriyelilerin hali’ de. Bir milyon insan gidecek. Kim isyan edecek biliyor musun? O iş sahipleri” diye konuşmuştu.
Turan, ise mülteci mutabakatının sürmesinin sakıncalarına değinerek “Türkiye’yi jeopolitik taraftan bir tampon bölgeye çeviren, bir fazlaca vilayetimizde demografik istikrarları de bozan mülteci muahedesinin sürmesi giderek daha sakıncalı hale geldi. Alışveriş bağı modelinin artık sona ermesi ve Türkiye ile Avrupa Birliği içinde entegrasyonu hedefleyen, kıymet ve kural temelli münasebetin bir daha canlandırılması gerektiğine inanıyoruz” dedi.
‘Mülteci muahedesinin sürmesi sakıncalı hale geldi’
Turan, “Bugünün dünyasında demokrasileri zorlayan yapısal meselelerin tahlilinin; emniyetli ve güzel tasarlanmış kurum ve kurallardan geçtiğine, bu tahlile de global uzlaşıyla varılabileceğine inanıyoruz. Bu niçinle ülkemizde olduğu kadar dünyada da liberal demokrasilerin ve hukukun üstünlüğü anlayışının şimdiki problemlere tatminkar tahliller üretebilmesini önemsiyoruz” diye konuştu.
Türk Teşebbüs ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve TÜSİAD’ın ‘Anadolu Buluşmaları’nın üçüncü aktifliği, Kayseri’de düzenlendi. Aktifliğe TÜSİAD İdare Heyeti Lideri Orhan Turan, TÜRKONFED İdare Heyeti Başkanı Süleyman Sönmez, ORFİSED İdare Konseyi Lideri Soner Türküm ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
‘Hayal ettiğimiz Türkiye üç sütun üzerinde yükseliyor’
TÜSİAD İdare Heyeti Lideri Turan “Siyasi partiler, iş dünyası örgütleri, sendikalar, gençler üzere farklı kısımlarla buluşmalar gerçekleştirdik. Ülkemizin ve vatandaşlarımızın geleceğini inşa etme vizyonumuzun altındaki temel motivasyon; herkes için refah, herkes için gelişme ve herkes için kalkınmadır. Hayal ettiğimiz Türkiye, üç sütun üzerinde yükseliyor. Birinci sütun; beşeri sermayemiz ve geleceğimiz olan insanımızın yetkinliklerinin geliştirilmesi. İkinci sütun; bilim, teknoloji ve inovasyonun hayatımızın her noktasına sirayet etmesi. Üçüncü sütunsa iktisattan hukuka ve demokrasiye kadar tüm alanlarda sağlam, adil, kapsayıcı kurumlar ve kuralların hayata geçirilmesidir. Artık günümüzde büyüyen refahın kaynağı, bu üç sütunun kurumsallaşmasında yatmaktadır. Bu niçinle refah düzeyimizi yükseltmenin yolu maddi olmayan bu üç alana yatırım yapmaktan geçiyor” dedi.
‘Çalışanlar kendi niteliklerine uygun iş bulamıyor’
Bugünün iktisadının bilgiye dayalı ve yüksek katma pahalı üretim üzerine konseyi olduğuna değinen Turan, “Yetkin, uygun yetişmiş, insan kaynağı olmadan hayalimizdeki Türkiye’nin de olmayacağını bilmemiz gerekiyor. İş insanları olarak bizler bir ortaya geldiğimizde kurdaki dalgalanmalar, yüksek enflasyon ve finansmana erişim sorunu üzere konjonktüre ilişkin gündem hususlarının yanı sıra en hayli konuştuğumuz konulardan biri de âlâ yetişmiş insan kaynağının eksikliği. Öte yandan çalışanlar da kendi niteliklerine uygun iş bulamıyorlar. Genel işsizlik oranı yüzde 10, genç işsizlik oranı ise yüzde 20. Hem eğitim birebir vakitte istihdam siyasetimizi bu potansiyeli hakikat harekete geçirebilmek istikametinden ele almalıyız. Pırıl pırıl gençlerimizi kaybetmemek için onlara fırsat eşitliği sunan, kendilerini özgürce geliştirip tabir edebilecekleri, yaşamak isteyecekleri bir ülke iklimi sunmalıyız” diye konuştu.
‘Krizlere güçlü ülkeyiz’
Cumhuriyetin kuruluşunun 100’üncü yılına yaklaşıldığını kaydeden Turan, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına yaklaşırken Anadolu’nun hayli kültürlü yapısı, dinamik ve teşebbüsçü ruhu, Ata’mızın açtığı yolu ve gösterdiği amaçları kılavuz edinerek büyük bir atılım yapmaya hazır durumdadır. Kâfi ki hayallerimizden vazgeçmeyelim; potansiyelimizden kuşku etmeyelim. Zorluklarla baş etme konusunda tecrübeli, krizlere sağlam, adaptasyon kabiliyeti yüksek, dinamik bir ülkeyiz. Ülkemizin geleceğine güvenelim. İtimadı, kurumlara ve kurallara dayalı olarak inşa ederek günümüz dünyasının türlü belirsizliklerinde yolumuzu kaybetmeden ilerleyebiliriz. Gençlerimizin önüne umutlu bir gelecek koymak hepimizin sorumluluğu” diye konuştu.
Turan, ise mülteci mutabakatının sürmesinin sakıncalarına değinerek “Türkiye’yi jeopolitik taraftan bir tampon bölgeye çeviren, bir fazlaca vilayetimizde demografik istikrarları de bozan mülteci muahedesinin sürmesi giderek daha sakıncalı hale geldi. Alışveriş bağı modelinin artık sona ermesi ve Türkiye ile Avrupa Birliği içinde entegrasyonu hedefleyen, kıymet ve kural temelli münasebetin bir daha canlandırılması gerektiğine inanıyoruz” dedi.
‘Mülteci muahedesinin sürmesi sakıncalı hale geldi’
Turan, “Bugünün dünyasında demokrasileri zorlayan yapısal meselelerin tahlilinin; emniyetli ve güzel tasarlanmış kurum ve kurallardan geçtiğine, bu tahlile de global uzlaşıyla varılabileceğine inanıyoruz. Bu niçinle ülkemizde olduğu kadar dünyada da liberal demokrasilerin ve hukukun üstünlüğü anlayışının şimdiki problemlere tatminkar tahliller üretebilmesini önemsiyoruz” diye konuştu.
Türk Teşebbüs ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ve TÜSİAD’ın ‘Anadolu Buluşmaları’nın üçüncü aktifliği, Kayseri’de düzenlendi. Aktifliğe TÜSİAD İdare Heyeti Lideri Orhan Turan, TÜRKONFED İdare Heyeti Başkanı Süleyman Sönmez, ORFİSED İdare Konseyi Lideri Soner Türküm ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
‘Hayal ettiğimiz Türkiye üç sütun üzerinde yükseliyor’
TÜSİAD İdare Heyeti Lideri Turan “Siyasi partiler, iş dünyası örgütleri, sendikalar, gençler üzere farklı kısımlarla buluşmalar gerçekleştirdik. Ülkemizin ve vatandaşlarımızın geleceğini inşa etme vizyonumuzun altındaki temel motivasyon; herkes için refah, herkes için gelişme ve herkes için kalkınmadır. Hayal ettiğimiz Türkiye, üç sütun üzerinde yükseliyor. Birinci sütun; beşeri sermayemiz ve geleceğimiz olan insanımızın yetkinliklerinin geliştirilmesi. İkinci sütun; bilim, teknoloji ve inovasyonun hayatımızın her noktasına sirayet etmesi. Üçüncü sütunsa iktisattan hukuka ve demokrasiye kadar tüm alanlarda sağlam, adil, kapsayıcı kurumlar ve kuralların hayata geçirilmesidir. Artık günümüzde büyüyen refahın kaynağı, bu üç sütunun kurumsallaşmasında yatmaktadır. Bu niçinle refah düzeyimizi yükseltmenin yolu maddi olmayan bu üç alana yatırım yapmaktan geçiyor” dedi.
‘Çalışanlar kendi niteliklerine uygun iş bulamıyor’
Bugünün iktisadının bilgiye dayalı ve yüksek katma pahalı üretim üzerine konseyi olduğuna değinen Turan, “Yetkin, uygun yetişmiş, insan kaynağı olmadan hayalimizdeki Türkiye’nin de olmayacağını bilmemiz gerekiyor. İş insanları olarak bizler bir ortaya geldiğimizde kurdaki dalgalanmalar, yüksek enflasyon ve finansmana erişim sorunu üzere konjonktüre ilişkin gündem hususlarının yanı sıra en hayli konuştuğumuz konulardan biri de âlâ yetişmiş insan kaynağının eksikliği. Öte yandan çalışanlar da kendi niteliklerine uygun iş bulamıyorlar. Genel işsizlik oranı yüzde 10, genç işsizlik oranı ise yüzde 20. Hem eğitim birebir vakitte istihdam siyasetimizi bu potansiyeli hakikat harekete geçirebilmek istikametinden ele almalıyız. Pırıl pırıl gençlerimizi kaybetmemek için onlara fırsat eşitliği sunan, kendilerini özgürce geliştirip tabir edebilecekleri, yaşamak isteyecekleri bir ülke iklimi sunmalıyız” diye konuştu.
‘Krizlere güçlü ülkeyiz’
Cumhuriyetin kuruluşunun 100’üncü yılına yaklaşıldığını kaydeden Turan, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına yaklaşırken Anadolu’nun hayli kültürlü yapısı, dinamik ve teşebbüsçü ruhu, Ata’mızın açtığı yolu ve gösterdiği amaçları kılavuz edinerek büyük bir atılım yapmaya hazır durumdadır. Kâfi ki hayallerimizden vazgeçmeyelim; potansiyelimizden kuşku etmeyelim. Zorluklarla baş etme konusunda tecrübeli, krizlere sağlam, adaptasyon kabiliyeti yüksek, dinamik bir ülkeyiz. Ülkemizin geleceğine güvenelim. İtimadı, kurumlara ve kurallara dayalı olarak inşa ederek günümüz dünyasının türlü belirsizliklerinde yolumuzu kaybetmeden ilerleyebiliriz. Gençlerimizin önüne umutlu bir gelecek koymak hepimizin sorumluluğu” diye konuştu.