uçanteneke
New member
Merkez Bankası’nın devreye aldığı uygulama talimatı ile ihracatçı döviz gelirinin dolar, euro ve sterlin cinsi olanlar ihracat bedelinin yüzde 25’i düzenlendiği tarihteki süreç kuru üzerinden MB’ye satılacak.
“1980’li senelerdaki kısıtlı kambiyo rejimine geri dönülüyor…” diyen Başşehir Üniversitesi Milletlerarası Finans ve Bankacılık Kısmı Lideri Prof. Dr. Şenol Babuşçu bu uygulama için “Merkez rezervlerini desteklemeye çalışıyor” yorumu yaptı.
Şenol Babuşçu
halktv.com.tr’ye konuşan Prof. Dr. Şenol Babuşçu “MB ihracat genelgesine nazaran dolar, avro ve sterlin İBKB yahut DAB’a bağlanan ihracat bedeli dövizler olarak belirlendiğini” tabir etti. “Uygulamada bankalar nezdinde Merkez Bankası ismine dolar, avro ve sterlin hesapları açılacak ve MB’nin bu talimatı kapsamında satın aldığı dövizler saat 17.00’ye kadar TCMB’ye bildirilerek toplu bir biçimde kelam konusu hesaplara aktarılacak” dedi.
‘Merkez zayıflayan döviz rezervlerini desteklemek istiyor’
“1980’lerde olduğu üzere bir sermaye denetimine gidildiği” uyarısı yapan Babuşçu kelam konusu kararla “ihracatçı serbestçe kazandığı dövizi nerede satacağına kendisi karar veremiyor. Devlet zorla elinden alıyor. Merkez Bankası’nın kendi belirlediği kurdan ihracatçının dövizini alması özgür piyasa iktisadında ya da özgür kambiyo rejiminde rastlanan bir durum değil. Devlet ihracatçıyı kısıtlamış oluyor. Merkezin bu sonucu almasının niçini zayıflayan döviz rezervlerini desteklemek istemesidir” dedi.
“Bunu uygulamanın ilerleyen süreçlerde para transferlerinin de denetlenmesini getirecektir” diyen Babuşçu kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
” Yurtharicinden Türkiye’ye ve ya Türkiye’den yurt dışına yapılan transferlerde kontrol olacaktır. Özgür piyasa iktisadı kurallarının işlediği ekonomilerde bu tıp kısıtlamalar rahatsız edicidir. İnsanları öteki yerlere itebilir. Şu an ihracatçının elde ettiği dövizin yüzde 25’ini Merkez Bankası’na ve ya onun belirlediği kurdan öteki bankalara bozdurması sakıncalı bir durum. Bu kararlar artarak devam ederse önemli zahmetler yaratır. İhracatçı açısından kazandığı dövizin 4’te 1’ini vermesinin şu biçimde bir sakıncası var. Girdilerin tamamı ithal ise satışlarla elde ettiği dövizin bir kısmını bozdurmuş olacak. Bu durumda döviz kuru artarsa ihracatçının ziyan etmesi kelam konusu olacaktır. Döviz bozdurulurken fiyatı Merkez Bankası’nın belirlemesi de başka bir sorun. Kurun fazlaca altında alım yapmanın kelam konusu olacağını sanmıyorum. Lakin dolar kuru 13 lira iken 12.99’dan alması kelam konusu olabilir. Bu da büyük meblağlar için önemli zahmet. Burada asıl problem şu diyelim ki 10 milyon dolarlık ihracat yapan bir firma 2.5 milyon dolarını Merkez Bankası’na bozduracak. Tüm girdileri ithal olan ihracatçının dövize gereksinimi vardır. Elindeki dövizi bozduran ihracatçının kur artınca ziyanını kim ve nasıl karşılayacak? Firmalar burada ziyan eder”
“Durumun bir zikzak olduğunu belirten” Banbuşçu “Hükümet bir taraftan bu biçimde bir karar alıyor. Öbür taraftan da ihracatı arttırmak için çalıştığını söylüyor. Bu yapılan çelişkili bir durumdur” diyerek uygulamanın ilerde büyük kahırlar doğuracağını tabir etti.
Mustafa Sönmez
Halk TV programcısı ekonomist Mustafa Sönmez ise toplumsal medya paylaşımında Merkez Bankası’nın bu sonucunın ihracatçıyı vergi cennetlerine yöneltebileceğini ihtarını yaptı. Sönmez paylaşımında şu sözleri kullandı:
“bir daha akla ziyan işlere kalkışmışlar. İhracatçının%25 dövizini zapturapt altına almaya kalkmak!
Vergi cennetleri ne güne duruyor. 10 a satar 5 gösteririm, getirmem o dövizi. Piyasa fiyatına satacağım avroyu, TCMB kuruyla devredeceğim o denli mi?
İthalat için?
Piyasadan alacağım
)”
Enver Erkan
Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan’da uygulama ile ilgili şunları söylemiş oldu:
“TCMB tarafınca yayınlanan uygulama bildirimine bakılırsa; Merkez bankası ihracatçılar ödemeleri dolar, avro yahut pound olarak aldığı sürece mal ihracatından elde edilen tüm gelirin yüzde 25’ini satın alacaktır. Bu kapsamda, ihracatçıların elde ettikleri gelirlerin bir kısmının lira cinsinden tutulması ve Merkez Bankası rezervlerinin desteklenmesi amaçlanmaktadır”
Erkan, “Genelge kapsamındaki temel maksadı TCMB rezervlerini ihracatçıların döviz gelirleri üzerinden destek etmek ve ihracatçıların döviz girdilerini liraya çevirmelerini sağlamak olarak anlıyoruz” dedi.
“1980’li senelerdaki kısıtlı kambiyo rejimine geri dönülüyor…” diyen Başşehir Üniversitesi Milletlerarası Finans ve Bankacılık Kısmı Lideri Prof. Dr. Şenol Babuşçu bu uygulama için “Merkez rezervlerini desteklemeye çalışıyor” yorumu yaptı.
Şenol Babuşçu
halktv.com.tr’ye konuşan Prof. Dr. Şenol Babuşçu “MB ihracat genelgesine nazaran dolar, avro ve sterlin İBKB yahut DAB’a bağlanan ihracat bedeli dövizler olarak belirlendiğini” tabir etti. “Uygulamada bankalar nezdinde Merkez Bankası ismine dolar, avro ve sterlin hesapları açılacak ve MB’nin bu talimatı kapsamında satın aldığı dövizler saat 17.00’ye kadar TCMB’ye bildirilerek toplu bir biçimde kelam konusu hesaplara aktarılacak” dedi.
‘Merkez zayıflayan döviz rezervlerini desteklemek istiyor’
“1980’lerde olduğu üzere bir sermaye denetimine gidildiği” uyarısı yapan Babuşçu kelam konusu kararla “ihracatçı serbestçe kazandığı dövizi nerede satacağına kendisi karar veremiyor. Devlet zorla elinden alıyor. Merkez Bankası’nın kendi belirlediği kurdan ihracatçının dövizini alması özgür piyasa iktisadında ya da özgür kambiyo rejiminde rastlanan bir durum değil. Devlet ihracatçıyı kısıtlamış oluyor. Merkezin bu sonucu almasının niçini zayıflayan döviz rezervlerini desteklemek istemesidir” dedi.
“Bunu uygulamanın ilerleyen süreçlerde para transferlerinin de denetlenmesini getirecektir” diyen Babuşçu kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
” Yurtharicinden Türkiye’ye ve ya Türkiye’den yurt dışına yapılan transferlerde kontrol olacaktır. Özgür piyasa iktisadı kurallarının işlediği ekonomilerde bu tıp kısıtlamalar rahatsız edicidir. İnsanları öteki yerlere itebilir. Şu an ihracatçının elde ettiği dövizin yüzde 25’ini Merkez Bankası’na ve ya onun belirlediği kurdan öteki bankalara bozdurması sakıncalı bir durum. Bu kararlar artarak devam ederse önemli zahmetler yaratır. İhracatçı açısından kazandığı dövizin 4’te 1’ini vermesinin şu biçimde bir sakıncası var. Girdilerin tamamı ithal ise satışlarla elde ettiği dövizin bir kısmını bozdurmuş olacak. Bu durumda döviz kuru artarsa ihracatçının ziyan etmesi kelam konusu olacaktır. Döviz bozdurulurken fiyatı Merkez Bankası’nın belirlemesi de başka bir sorun. Kurun fazlaca altında alım yapmanın kelam konusu olacağını sanmıyorum. Lakin dolar kuru 13 lira iken 12.99’dan alması kelam konusu olabilir. Bu da büyük meblağlar için önemli zahmet. Burada asıl problem şu diyelim ki 10 milyon dolarlık ihracat yapan bir firma 2.5 milyon dolarını Merkez Bankası’na bozduracak. Tüm girdileri ithal olan ihracatçının dövize gereksinimi vardır. Elindeki dövizi bozduran ihracatçının kur artınca ziyanını kim ve nasıl karşılayacak? Firmalar burada ziyan eder”
“Durumun bir zikzak olduğunu belirten” Banbuşçu “Hükümet bir taraftan bu biçimde bir karar alıyor. Öbür taraftan da ihracatı arttırmak için çalıştığını söylüyor. Bu yapılan çelişkili bir durumdur” diyerek uygulamanın ilerde büyük kahırlar doğuracağını tabir etti.
Mustafa Sönmez
Halk TV programcısı ekonomist Mustafa Sönmez ise toplumsal medya paylaşımında Merkez Bankası’nın bu sonucunın ihracatçıyı vergi cennetlerine yöneltebileceğini ihtarını yaptı. Sönmez paylaşımında şu sözleri kullandı:
“bir daha akla ziyan işlere kalkışmışlar. İhracatçının%25 dövizini zapturapt altına almaya kalkmak!
Vergi cennetleri ne güne duruyor. 10 a satar 5 gösteririm, getirmem o dövizi. Piyasa fiyatına satacağım avroyu, TCMB kuruyla devredeceğim o denli mi?
İthalat için?
Piyasadan alacağım
)”Yine akla ziyan işlere kalkışmışlar.
İhracatçının%25 dövizini zapturapt altına almaya kalkmak!
Vergi cennetleri ne güne duruyor. 10 a satar 5 gösteririm, getirmem o dövizi. Piyasa fiyatına satacağım avroyu, TCMB kuruyla devredeceğim öyle mi?
İthalat için?
Piyasadan alacağım
— Mustafa Sönmez (@mustfsnmz) January 3, 2022
Enver Erkan
Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan’da uygulama ile ilgili şunları söylemiş oldu:
“TCMB tarafınca yayınlanan uygulama bildirimine bakılırsa; Merkez bankası ihracatçılar ödemeleri dolar, avro yahut pound olarak aldığı sürece mal ihracatından elde edilen tüm gelirin yüzde 25’ini satın alacaktır. Bu kapsamda, ihracatçıların elde ettikleri gelirlerin bir kısmının lira cinsinden tutulması ve Merkez Bankası rezervlerinin desteklenmesi amaçlanmaktadır”
Erkan, “Genelge kapsamındaki temel maksadı TCMB rezervlerini ihracatçıların döviz gelirleri üzerinden destek etmek ve ihracatçıların döviz girdilerini liraya çevirmelerini sağlamak olarak anlıyoruz” dedi.