uçanteneke
New member
Gübre meblağlarından şikayet eden Rizeli çay üreticileri, gübre alamadıklarını söylemiş oldu. Bir bayan üretici, “Aldığım 500 kilo gübre, onu da alamadım. 500 kiloya vereceğim 4 bin lira para. Veremedim” dedi. Bir diğer bayan ise “Alamadım, nasıl alacağım gübreyi? 8 bin lira, 8 buçuk lira (8 bin 500 lira) ettiler gübreyi. Çok kahrımız var. 1 ton gübre oldu 8 bin 500 (lira). Ne verecekler çaya? Verecekleri 6 bin lira. Diyelim 6 buçuk lira (6 bin 500 lira)” dedi.
Bir diğer Rizeli, “Şu an gübre değil, meskene ekmek alamıyoruz ki… Gübre nasıl alacağız? Almayı düşünüyoruz desek de palavra, demesek de palavra. Zira imkan yok” diye konuştu.
Bir bayan “Maalesef alamadık daha. Birinci sürümden daha sonra… Zira epey değerli olmaya başladı” derken, bir öbür yurttaş “Alamadık, kıymetli olduğundan. Bekliyoruz. Ucuzlarsa alacağız, mayıstan daha sonra. Allah ne verdiyse” dedi. Bir öbür vatandaş ise “8 buçuk milyon (8 bin 500 lira). Devlete verdiğin paralar o gübreyi karşılamayacak. Eziyet çekeceksin. Çektiğin eziyet kalacaksa…” diye konuştu.
Bir bayan, “Zam. Artırım üstüne artırım. Bir gidin markete. Markette ne oluyor? Kaynıyor ortalık. Millet kan ağlıyor. Yiyecek ekmek alamıyor, para bulamıyorlar” dedi. Bir öbür yurttaş, “Gübre meblağları hayli kıymetli. 8 buçuk milyon (8 bin 500 lira) gübre olur mu? Geçen sene 3 buçuk milyondu (3 bin 500 lira). Artık oldu 8 buçuk milyon (8 bin 500 lira)” tabirlerini kullandı.
Bir Rizeli, “Bekliyoruz. Erdoğan indirecek, ben alacağım. Erdoğan’ı bekliyorum. 8 buçuk milyar (8 bin 500 lira), alamadık. Perişan biçimdeyiz. Tek domates, tek salatalık alacağım. Bakalım alabilecek miyim?” diyerek kelamlarına şöyleki devam etti:
“Çayımız öldü, Rize battı, memleket battı. Nasıl mı battı? Tayyip Erdoğan batırdı bizi. hiç bir şeyimiz yok. Tarlada; ekeceğiz, toplayacağız, yiyeceğiz. Gübre aldık lakin ne? Yarı yarıya aldık, yarısını aldık. Düşük gübre aldık, can gübresini. Onu da korkarak vurduk, çayın köklerine. Bitmesin diye. Diyecek söz bırakmadı ki”
Rize’de Fındıklı Ziraat Odası Lideri Mehmet Ali Özsoy ise “Geçen yıl 2 bin 500 TL’den aldığımız gübre bu sene 7500 -8500 içinde satılıyor. Bugün 3 katı bir fiyata gübre almak zorunda kalıyoruz buna da indirim diyorlar. Bu şartlarda gübre alamam diyen değil almayan yüzlerce üretici var. Konutuna ekmek götürecek parası olmayan üretici gübreye nasıl para versin” dedi.
Bir diğer Rizeli, “Şu an gübre değil, meskene ekmek alamıyoruz ki… Gübre nasıl alacağız? Almayı düşünüyoruz desek de palavra, demesek de palavra. Zira imkan yok” diye konuştu.
Bir bayan “Maalesef alamadık daha. Birinci sürümden daha sonra… Zira epey değerli olmaya başladı” derken, bir öbür yurttaş “Alamadık, kıymetli olduğundan. Bekliyoruz. Ucuzlarsa alacağız, mayıstan daha sonra. Allah ne verdiyse” dedi. Bir öbür vatandaş ise “8 buçuk milyon (8 bin 500 lira). Devlete verdiğin paralar o gübreyi karşılamayacak. Eziyet çekeceksin. Çektiğin eziyet kalacaksa…” diye konuştu.
Bir bayan, “Zam. Artırım üstüne artırım. Bir gidin markete. Markette ne oluyor? Kaynıyor ortalık. Millet kan ağlıyor. Yiyecek ekmek alamıyor, para bulamıyorlar” dedi. Bir öbür yurttaş, “Gübre meblağları hayli kıymetli. 8 buçuk milyon (8 bin 500 lira) gübre olur mu? Geçen sene 3 buçuk milyondu (3 bin 500 lira). Artık oldu 8 buçuk milyon (8 bin 500 lira)” tabirlerini kullandı.
Bir Rizeli, “Bekliyoruz. Erdoğan indirecek, ben alacağım. Erdoğan’ı bekliyorum. 8 buçuk milyar (8 bin 500 lira), alamadık. Perişan biçimdeyiz. Tek domates, tek salatalık alacağım. Bakalım alabilecek miyim?” diyerek kelamlarına şöyleki devam etti:
“Çayımız öldü, Rize battı, memleket battı. Nasıl mı battı? Tayyip Erdoğan batırdı bizi. hiç bir şeyimiz yok. Tarlada; ekeceğiz, toplayacağız, yiyeceğiz. Gübre aldık lakin ne? Yarı yarıya aldık, yarısını aldık. Düşük gübre aldık, can gübresini. Onu da korkarak vurduk, çayın köklerine. Bitmesin diye. Diyecek söz bırakmadı ki”
Rize’de Fındıklı Ziraat Odası Lideri Mehmet Ali Özsoy ise “Geçen yıl 2 bin 500 TL’den aldığımız gübre bu sene 7500 -8500 içinde satılıyor. Bugün 3 katı bir fiyata gübre almak zorunda kalıyoruz buna da indirim diyorlar. Bu şartlarda gübre alamam diyen değil almayan yüzlerce üretici var. Konutuna ekmek götürecek parası olmayan üretici gübreye nasıl para versin” dedi.