Tefekkür Ne Demek İslam’da? Biraz Düşünce, Biraz Mizah, Bolca Sohbet
Selam dostlar,
Bugün forumda biraz ciddi gibi görünen ama aslında hepimizin yüzünü güldürecek kadar eğlenceli bir konuyu açmak istiyorum: **“Tefekkür.”** Hani bazen camdan dışarı bakıp “ben kimim, bu evrende ne işim var, marketteki domatesler neden bu kadar pahalı?” diye düşündüğünüz anlar var ya, işte o an aslında “tefekkür”ün eşiğindesiniz. İslam’da tefekkür, yani derin düşünce, sadece akademik bir mesele değil; hayatın tam ortasında duran, kimi zaman kahkaha attıran, kimi zaman gözleri yaşartan bir yolculuk.
Tefekkürün Temel Anlamı
İslam’da tefekkür, Allah’ın yarattığı kainat üzerine düşünmek, hikmetleri kavramaya çalışmak demektir. Bir kuşun kanadındaki simetriye bakarken ya da yıldızlı gökyüzünün altında otururken insanın aklına gelen “vay be” hissi vardır ya, işte o an tefekkürdür. Yani aslında “felsefi kafa yoruş” ile “çayını yudumlarken gökyüzüne bakma” arasında bir yerde duran bir kavram.
Ama gelin kabul edelim: Hepimiz tefekkür denince bazen fazla ciddi oluyoruz. Oysa biraz mizahla bu derin kavramı daha da anlaşılır kılabiliriz.
Erkeklerin Stratejik Tefekkürü
Erkeklerin tefekkür anlayışı genellikle “çözüm odaklı” olur. Mesela biri oturur ve “Kainatta milyarlarca yıldız var… Hmm, acaba bunların arasında kaç tanesini teleskopla gözlemleyebiliriz, ve bu iş için kaç lira harcamak gerekir?” diye düşünür. Yani tefekkür bile olsa işin sonunda Excel tablosu açmaya meyillidirler.
Forumdaki beyler, haksız mıyım? Birisi gökyüzüne bakar bakmaz “O yıldızın ışığı bize kaç milyon yılda gelmiş?” diye hesap yapmaya başlamaz mı? Allah’ın kudretini görmek güzel ama işin sonunda elinde hesap makinesiyle dolaşmak da tam “erkek işi” tefekkür.
Kadınların Empatik Tefekkürü
Kadınlara gelince… Onların tefekkürü biraz daha duygusal ve ilişki odaklıdır. Bir kadın gökyüzüne bakarken “Ne kadar muhteşem bir düzen… Allah bu evreni böylesine muazzam yarattıysa, bizim kalbimizi de boşuna kırmaz.” diye düşünür.
Yani kadınların tefekkürü, sadece evrenin düzeniyle ilgili değil; aynı zamanda bu düzenin insan ilişkilerine nasıl yansıdığıyla da ilgilidir. Yıldızlara bakarken bile “Acaba komşu Ayşe teyze yalnız hissediyor mudur?” diye empati kurabilirler. Ve itiraf edelim, böyle bir tefekkür bazen kalplerimizi daha çok yumuşatır.
Tefekkürün Günlük Hayata Yansıması
Tefekkür deyince sadece gökyüzüne bakıp derin felsefeler yapmak akla gelmesin. Bazen bulaşık yıkarken de tefekkür olur. Köpüklerin arasından akan suya bakıp “Bu kadar damla nasıl birbirini buluyor? Allah suya nasıl böyle bir akış vermiş?” diye düşünmek bile tefekkürdür.
Ya da metroda sıkış tıkış giderken “Bu kadar insan aynı anda nefes alabiliyor, sistem hâlâ çökmedi. Rabbim gerçekten büyük bir denge koymuş.” diye iç geçirmek de tefekkürdür.
Kimi zaman ise işin esprili yanı ağır basar. Mesela sofrada karpuz kesildiğinde “Allah karpuzun içine çekirdeği niye koymuş? Bizim sabrımızı mı ölçüyor?” diye düşünmek… İşte o an bile tefekkürdür, hem de bol mizah soslu!
Bilimsel Mercekten Tefekkür
Bilim insanlarının gözünden bakarsak, tefekkür aslında doğayı gözlemlemek ve ondan sonuç çıkarmaktır. Bir fizikçi için kuantum parçacıkları, bir biyolog için DNA’nın muhteşem dizilimi, bir gökbilimci için galaksilerin düzeni… Hepsi tefekkürün farklı alanlarıdır.
Ama işin güzel yanı şu: İslam’da tefekkür sadece uzmanlara bırakılmamıştır. Herkes, kendi çapında, kendi deneyimleriyle bu düşünce yolculuğuna çıkabilir. Yani “Profesör olmadan da yıldızlara bakıp Allah’ın büyüklüğünü hissedebilirsin” mesajı vardır.
Tefekkürün Mizahi Tarafı
Gelin dürüst olalım: Hepimizin içinde “fazla dünyevi” bir taraf var. Bir yandan kainatı düşünüyoruz, bir yandan elektrik faturasını. İşte tefekkürün mizahi tarafı da burada: Evrenin büyüklüğünü kavrarken bir yandan “Acaba bu ay internet kotası yetmezse ne yaparız?” diye düşünmek.
Belki de Allah bize, hayatın ciddi ve komik yanlarını bir arada görmemiz için tefekkür kapısını açtı. Çünkü düşünmek sadece derinleşmek değil, aynı zamanda gülümsemek de olabilir.
Forumdaşlara Sorular ve Davet
Şimdi sözü size bırakıyorum:
– Siz hiç gündelik hayatın ortasında “tefekkür moduna” girdiniz mi?
– Erkekler, tefekkür ederken kendinizi daha çok hesap yaparken mi buluyorsunuz?
– Kadınlar, siz de tefekkür ederken olayın kalbine, duygulara mı odaklanıyorsunuz?
– En komik tefekkür anınız neydi?
Forumda bu başlığı biraz da kahkaha eşliğinde büyütelim. Çünkü düşünmek sadece zihin işi değil, aynı zamanda ruhu şenlendiren bir serüven.
Ve unutmayın dostlar: Biraz tebessümle yapılan tefekkür, bazen saatler süren felsefeden daha çok yol aldırır.
Selam dostlar,
Bugün forumda biraz ciddi gibi görünen ama aslında hepimizin yüzünü güldürecek kadar eğlenceli bir konuyu açmak istiyorum: **“Tefekkür.”** Hani bazen camdan dışarı bakıp “ben kimim, bu evrende ne işim var, marketteki domatesler neden bu kadar pahalı?” diye düşündüğünüz anlar var ya, işte o an aslında “tefekkür”ün eşiğindesiniz. İslam’da tefekkür, yani derin düşünce, sadece akademik bir mesele değil; hayatın tam ortasında duran, kimi zaman kahkaha attıran, kimi zaman gözleri yaşartan bir yolculuk.
Tefekkürün Temel Anlamı
İslam’da tefekkür, Allah’ın yarattığı kainat üzerine düşünmek, hikmetleri kavramaya çalışmak demektir. Bir kuşun kanadındaki simetriye bakarken ya da yıldızlı gökyüzünün altında otururken insanın aklına gelen “vay be” hissi vardır ya, işte o an tefekkürdür. Yani aslında “felsefi kafa yoruş” ile “çayını yudumlarken gökyüzüne bakma” arasında bir yerde duran bir kavram.
Ama gelin kabul edelim: Hepimiz tefekkür denince bazen fazla ciddi oluyoruz. Oysa biraz mizahla bu derin kavramı daha da anlaşılır kılabiliriz.
Erkeklerin Stratejik Tefekkürü
Erkeklerin tefekkür anlayışı genellikle “çözüm odaklı” olur. Mesela biri oturur ve “Kainatta milyarlarca yıldız var… Hmm, acaba bunların arasında kaç tanesini teleskopla gözlemleyebiliriz, ve bu iş için kaç lira harcamak gerekir?” diye düşünür. Yani tefekkür bile olsa işin sonunda Excel tablosu açmaya meyillidirler.
Forumdaki beyler, haksız mıyım? Birisi gökyüzüne bakar bakmaz “O yıldızın ışığı bize kaç milyon yılda gelmiş?” diye hesap yapmaya başlamaz mı? Allah’ın kudretini görmek güzel ama işin sonunda elinde hesap makinesiyle dolaşmak da tam “erkek işi” tefekkür.
Kadınların Empatik Tefekkürü
Kadınlara gelince… Onların tefekkürü biraz daha duygusal ve ilişki odaklıdır. Bir kadın gökyüzüne bakarken “Ne kadar muhteşem bir düzen… Allah bu evreni böylesine muazzam yarattıysa, bizim kalbimizi de boşuna kırmaz.” diye düşünür.
Yani kadınların tefekkürü, sadece evrenin düzeniyle ilgili değil; aynı zamanda bu düzenin insan ilişkilerine nasıl yansıdığıyla da ilgilidir. Yıldızlara bakarken bile “Acaba komşu Ayşe teyze yalnız hissediyor mudur?” diye empati kurabilirler. Ve itiraf edelim, böyle bir tefekkür bazen kalplerimizi daha çok yumuşatır.
Tefekkürün Günlük Hayata Yansıması
Tefekkür deyince sadece gökyüzüne bakıp derin felsefeler yapmak akla gelmesin. Bazen bulaşık yıkarken de tefekkür olur. Köpüklerin arasından akan suya bakıp “Bu kadar damla nasıl birbirini buluyor? Allah suya nasıl böyle bir akış vermiş?” diye düşünmek bile tefekkürdür.
Ya da metroda sıkış tıkış giderken “Bu kadar insan aynı anda nefes alabiliyor, sistem hâlâ çökmedi. Rabbim gerçekten büyük bir denge koymuş.” diye iç geçirmek de tefekkürdür.
Kimi zaman ise işin esprili yanı ağır basar. Mesela sofrada karpuz kesildiğinde “Allah karpuzun içine çekirdeği niye koymuş? Bizim sabrımızı mı ölçüyor?” diye düşünmek… İşte o an bile tefekkürdür, hem de bol mizah soslu!
Bilimsel Mercekten Tefekkür
Bilim insanlarının gözünden bakarsak, tefekkür aslında doğayı gözlemlemek ve ondan sonuç çıkarmaktır. Bir fizikçi için kuantum parçacıkları, bir biyolog için DNA’nın muhteşem dizilimi, bir gökbilimci için galaksilerin düzeni… Hepsi tefekkürün farklı alanlarıdır.
Ama işin güzel yanı şu: İslam’da tefekkür sadece uzmanlara bırakılmamıştır. Herkes, kendi çapında, kendi deneyimleriyle bu düşünce yolculuğuna çıkabilir. Yani “Profesör olmadan da yıldızlara bakıp Allah’ın büyüklüğünü hissedebilirsin” mesajı vardır.
Tefekkürün Mizahi Tarafı
Gelin dürüst olalım: Hepimizin içinde “fazla dünyevi” bir taraf var. Bir yandan kainatı düşünüyoruz, bir yandan elektrik faturasını. İşte tefekkürün mizahi tarafı da burada: Evrenin büyüklüğünü kavrarken bir yandan “Acaba bu ay internet kotası yetmezse ne yaparız?” diye düşünmek.
Belki de Allah bize, hayatın ciddi ve komik yanlarını bir arada görmemiz için tefekkür kapısını açtı. Çünkü düşünmek sadece derinleşmek değil, aynı zamanda gülümsemek de olabilir.
Forumdaşlara Sorular ve Davet
Şimdi sözü size bırakıyorum:
– Siz hiç gündelik hayatın ortasında “tefekkür moduna” girdiniz mi?
– Erkekler, tefekkür ederken kendinizi daha çok hesap yaparken mi buluyorsunuz?
– Kadınlar, siz de tefekkür ederken olayın kalbine, duygulara mı odaklanıyorsunuz?
– En komik tefekkür anınız neydi?
Forumda bu başlığı biraz da kahkaha eşliğinde büyütelim. Çünkü düşünmek sadece zihin işi değil, aynı zamanda ruhu şenlendiren bir serüven.
Ve unutmayın dostlar: Biraz tebessümle yapılan tefekkür, bazen saatler süren felsefeden daha çok yol aldırır.