DunyaVatandasi
New member
“Dikkat çekici kilometre taşı”
Araştırmacılar fareleri mamut genleri ile üretiyor
04.03.2025 – 22:28 tarihinde güncellendiOkuma Süresi: 3 dk.
Normal bir farenin yanında uzun, kalın, yünlü saçlı genetik olarak modifiye edilmiş bir fare: Fotoğraf, muazzam Biosciences tarafından sağlandı. (Kaynak: Devasa Biosciences/AP/DPA)
Şimdi T-online için yeni:
Okumak yerine makaleyi dinleyin!
Yüksek sesle okuyun
Haberleri takip edin
Paylaş Makale
Bir ABD şirketi kendini soyu tükenmiş türleri canlandırma hedefini belirledi. Şimdi bilim adamları genetik olarak modifiye edilmiş fareler ürettiler.
Kendi ifadelerine göre, ABD biyoteknoloji şirketi Collosal, soyu tükenmiş yünlü mamutu yaşayanlara geri getirmeyi başardı: Şirketin bilim adamları mamut genleriyle fareler ürettiler-böylece kemirgenlerin soyu tükenmiş fil akrabalarınınkine karşılık gelen bir kürk yetiştiriyorlar.
Araştırmacılar, henüz meslektaşları tarafından incelenmemiş olan bir ön baskımda olduğu iddia edilen başarılarını bildiriyorlar. Bu nedenle kollosal, saç uzunluğu, kalınlığı, doku ve renk ve yağ metabolizması için çok önemli olan 121 mamut ve fil genomunun veri kaydına dayanan genleri tanımlamıştır. Farklı gen yaratma prosedürlerini kullanarak, araştırmacılar döllenmiş yumurta hücrelerinde ve embriyonik kök hücrelerinde yedi adede kadar fare genini aynı anda mamut genetiğine doğru değiştirdiler. Ortaya çıkan farelerin kıvırcık, yapılandırılmış kürk ve altın kahverengi saçlar gibi şaşırtıcı derecede abartılı saç fenotipleri olacağını söyledi.
Bilim adamları, örneğin melanin renk pigmentinin üretiminden sorumlu olan MC1R'yi değiştirerek altın kürk rengine ulaştılar. Gen FGF5'in modifikasyonu, hayvanların saçlarının normalden üç kat daha uzun olmasını sağlar.
Muazzam Biosciences Gen Laboratuvarı'nda yün saçları yarattı: Hayvanlar mamut benzeri bir fil yaratmanın yolunda bir adım olmalı. (Kaynak: Devasa Biosciences/DPA)
Muazzam kurucu ortağı ve Harvard araştırmacısı George Church, şirketten gelen bir mesajda, genetik manipülasyon tarafından oluşturulan hayvanların genom düzenleme alanındaki kayda değer ilerlemeyi göstereceğini belirtti. Muazzam biyobilimlerin uzun vadeli amacı, bir mamut gibi görünen ve mümkünse benzer davranan daha soğuk alıkoyan bir fil yaratmaktır.
Sonuçlar çalışmada farklı değerlendirildi. King's College London'dan STEM hücre araştırmacısı Dusko Ilic, farklı bir tür genetik yapı ile uyumlu olmaları için saç büyümesi ile ilgili birkaç geni aynı anda değiştirmek için “dikkate değer bir kilometre taşı” dedi. Oxford Brookes Üniversitesi'nden Saad Arif, araştırmaların aynı anda ne kadar verimli ve hızlı bir şekilde değiştirilebileceğini gösterdiğini vurguladı.
Bu arada Reading Üniversitesi'nden evrimsel biyolog Louise Johnson, soyu tükenmiş türlerin genetik mekanizmaları hakkında farelerdeki genetik değişiklikler yoluyla sonuçlar çıkarma fırsatını övdü. Genin değişmiş farelerini görmek “geçmişte biraz geri dönme gibi, ancak oldukça seçici bir teleskopla”. Teknoloji, soyu tükenmiş organizmalar hakkında bazı fikirleri kontrol etmek için heyecan verici bir fırsat sunuyor.
Edinburgh Üniversitesi'nden Denis Headon, araştırmayı türler arasındaki genetik farklılıkları anlamak için bir ilerleme olarak nitelendirdi. Henüz “ekstrendik” için büyük bir adım olmasa bile, hayvan yetiştiriciliğinde benzer yöntemler kullanılabilir.
Münih Teknik Üniversitesi'ndeki Xeno Transplantasyonu Araştırma Alanı Başkanı Konrad Fischer, özellikle hayvan yetiştiriciliği ile ilgilenen umut verici bir araştırma yaklaşımından bahsetti. Fischer, ABD, Japonya veya Güney Amerika'da tarımda onaylanan CRISPR/CAS9 gen makasının önceki uygulamalarına atıfta bulundu: örneğin, anketli sığır, hastalığa dayanıklı domuzlar, artan kas kütlesi ve ısıya dayanıklı hayvanlar. Birkaç genin başarılı eşzamanlı modifikasyonu artık “çiftlik hayvanlarının farklı çevresel koşullara daha hassas bir genetik adaptasyon potansiyelini” göstermektedir.
Bununla birlikte, Fischer, ABD'li araştırmacıların mamutu dünyaya geri getirme beyan edilen hedefinin hala çok uzak olduğunu vurgulamaktadır: “Soyu tükenmiş türlerin belirli özellikleri canlı akrabalara entegre edilebilirken, bir tür karmaşık türün tamamen restorasyonu” dedi.
Büyük bir engel, genetik materyalin kalitesi ve bütünlüğüdür. Birçok soyu tükenmiş hayvanın genetik kalıntıları çok parçalanmıştır. Bu boşluklar yakın -up türleriyle karşılaştırıldığında kısmen kapatılabilir, ancak bu bir yaklaşım olarak kalır, tam bir yeniden yapılanma yoktur: “Küçük hatalar veya eksik bölümler genomun doğru çalışmasına veya bazı biyolojik süreçlerin bozulmasına yol açabilir.”
Araştırmacılar fareleri mamut genleri ile üretiyor
04.03.2025 – 22:28 tarihinde güncellendiOkuma Süresi: 3 dk.
Normal bir farenin yanında uzun, kalın, yünlü saçlı genetik olarak modifiye edilmiş bir fare: Fotoğraf, muazzam Biosciences tarafından sağlandı. (Kaynak: Devasa Biosciences/AP/DPA)
Şimdi T-online için yeni:
Okumak yerine makaleyi dinleyin!
Yüksek sesle okuyun
Haberleri takip edin
Bir ABD şirketi kendini soyu tükenmiş türleri canlandırma hedefini belirledi. Şimdi bilim adamları genetik olarak modifiye edilmiş fareler ürettiler.
Kendi ifadelerine göre, ABD biyoteknoloji şirketi Collosal, soyu tükenmiş yünlü mamutu yaşayanlara geri getirmeyi başardı: Şirketin bilim adamları mamut genleriyle fareler ürettiler-böylece kemirgenlerin soyu tükenmiş fil akrabalarınınkine karşılık gelen bir kürk yetiştiriyorlar.
Araştırmacılar, henüz meslektaşları tarafından incelenmemiş olan bir ön baskımda olduğu iddia edilen başarılarını bildiriyorlar. Bu nedenle kollosal, saç uzunluğu, kalınlığı, doku ve renk ve yağ metabolizması için çok önemli olan 121 mamut ve fil genomunun veri kaydına dayanan genleri tanımlamıştır. Farklı gen yaratma prosedürlerini kullanarak, araştırmacılar döllenmiş yumurta hücrelerinde ve embriyonik kök hücrelerinde yedi adede kadar fare genini aynı anda mamut genetiğine doğru değiştirdiler. Ortaya çıkan farelerin kıvırcık, yapılandırılmış kürk ve altın kahverengi saçlar gibi şaşırtıcı derecede abartılı saç fenotipleri olacağını söyledi.
Bilim adamları, örneğin melanin renk pigmentinin üretiminden sorumlu olan MC1R'yi değiştirerek altın kürk rengine ulaştılar. Gen FGF5'in modifikasyonu, hayvanların saçlarının normalden üç kat daha uzun olmasını sağlar.
Muazzam Biosciences Gen Laboratuvarı'nda yün saçları yarattı: Hayvanlar mamut benzeri bir fil yaratmanın yolunda bir adım olmalı. (Kaynak: Devasa Biosciences/DPA)
Muazzam kurucu ortağı ve Harvard araştırmacısı George Church, şirketten gelen bir mesajda, genetik manipülasyon tarafından oluşturulan hayvanların genom düzenleme alanındaki kayda değer ilerlemeyi göstereceğini belirtti. Muazzam biyobilimlerin uzun vadeli amacı, bir mamut gibi görünen ve mümkünse benzer davranan daha soğuk alıkoyan bir fil yaratmaktır.
Sonuçlar çalışmada farklı değerlendirildi. King's College London'dan STEM hücre araştırmacısı Dusko Ilic, farklı bir tür genetik yapı ile uyumlu olmaları için saç büyümesi ile ilgili birkaç geni aynı anda değiştirmek için “dikkate değer bir kilometre taşı” dedi. Oxford Brookes Üniversitesi'nden Saad Arif, araştırmaların aynı anda ne kadar verimli ve hızlı bir şekilde değiştirilebileceğini gösterdiğini vurguladı.
Bu arada Reading Üniversitesi'nden evrimsel biyolog Louise Johnson, soyu tükenmiş türlerin genetik mekanizmaları hakkında farelerdeki genetik değişiklikler yoluyla sonuçlar çıkarma fırsatını övdü. Genin değişmiş farelerini görmek “geçmişte biraz geri dönme gibi, ancak oldukça seçici bir teleskopla”. Teknoloji, soyu tükenmiş organizmalar hakkında bazı fikirleri kontrol etmek için heyecan verici bir fırsat sunuyor.
Edinburgh Üniversitesi'nden Denis Headon, araştırmayı türler arasındaki genetik farklılıkları anlamak için bir ilerleme olarak nitelendirdi. Henüz “ekstrendik” için büyük bir adım olmasa bile, hayvan yetiştiriciliğinde benzer yöntemler kullanılabilir.
Münih Teknik Üniversitesi'ndeki Xeno Transplantasyonu Araştırma Alanı Başkanı Konrad Fischer, özellikle hayvan yetiştiriciliği ile ilgilenen umut verici bir araştırma yaklaşımından bahsetti. Fischer, ABD, Japonya veya Güney Amerika'da tarımda onaylanan CRISPR/CAS9 gen makasının önceki uygulamalarına atıfta bulundu: örneğin, anketli sığır, hastalığa dayanıklı domuzlar, artan kas kütlesi ve ısıya dayanıklı hayvanlar. Birkaç genin başarılı eşzamanlı modifikasyonu artık “çiftlik hayvanlarının farklı çevresel koşullara daha hassas bir genetik adaptasyon potansiyelini” göstermektedir.
Bununla birlikte, Fischer, ABD'li araştırmacıların mamutu dünyaya geri getirme beyan edilen hedefinin hala çok uzak olduğunu vurgulamaktadır: “Soyu tükenmiş türlerin belirli özellikleri canlı akrabalara entegre edilebilirken, bir tür karmaşık türün tamamen restorasyonu” dedi.
Büyük bir engel, genetik materyalin kalitesi ve bütünlüğüdür. Birçok soyu tükenmiş hayvanın genetik kalıntıları çok parçalanmıştır. Bu boşluklar yakın -up türleriyle karşılaştırıldığında kısmen kapatılabilir, ancak bu bir yaklaşım olarak kalır, tam bir yeniden yapılanma yoktur: “Küçük hatalar veya eksik bölümler genomun doğru çalışmasına veya bazı biyolojik süreçlerin bozulmasına yol açabilir.”