uçanteneke
New member
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, salı günkü Merkez İdare Heyeti (MYK) toplantısından daha sonrasında Lütfi Elvan’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı nazaranvinden af talebini kabul ederek, yerine Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati’yi ataması kulisleri de hareketlendirdi.
Hürriyet’ten Gizem Karakış’ın haberine bakılırsa, MYK toplantısında Erdoğan, düşük faiz siyasetindeki kararlılığını ve iktisatta yeni yol haritasını şöyleki anlattı:
“Ekonominin 4 sacayağı bulunuyor. Bunlar; enflasyon, ihracat, faiz ve üretim. Enflasyon ekonomik göstergeler doğrultusunda gelişiyor. Lakin ihracat ve faiz belirlenebiliyor. Türkiye’yi üretimle büyütmek, faiz kıskacından çıkarmak ve bunun büsbütün bitirilmesi için ‘ekonomide yeni dönemi’ başlattık. Kararları da bu istikamette alıyoruz. Bu kararlar yeni İktisat siyasetinin uygulanması noktasında kıymetli. Altı aylık bir müddetç öngörüyoruz. Sıkıntı olanı seçtik lakin 4-5 aya toparlanacağız, 6 ay daha sonra ise meyvelerini yiyeceğiz. Vatandaş da bunu hissedecek. Üretimle yabancı yatırımcıların dikkatini çekeceğiz. Çin bu biçimde büyümüş. Biz onlardan daha avantajlıyız. Biz pazara daha yakınız.”
Erdoğan’ın görüşmede Türkiye’nin Çin üzere malı ucuza üretip, bunu Avrupa’ya satarak, bu üretimden dolar girdisi sağlayabileceğini anlattığı öğrenildi. Erdoğan, Çin ve Almanya üzere kimi ülkelerin düşük faiz siyasetini yıllardır uyguladığını belirtti. görüşmede özetle, “Bizim de bu faiz sarmalından çıkmamız lazım. 1970’lerin Almanya’sında mülteci nüfus var. Genç nüfus ve mültecileri çalıştırarak işgücünü sağlıyorlar. Çin ise genç nüfus, sanayi ve üretimle büyüdü. Biz de faizle değil, genç nüfusla, üretimle büyüme sağlamalıyız” değerlendirmelerinin yapıldığı açıklandı.
Sürecin vatandaşlara yeterli anlatılması talimatını veren Erdoğan’ın “19 yıllık süreçte yol, köprü üzere bir hayli büyük yatırımı tamamladık. Artık bu sürecin sonuna geldik. Ekonomik olarak bunların da meyvesini yiyeceğiz. 6 ayın akabinde alınan kararların sonuç vermesiyle, bu sürecin kırılması seçime kadar tamamlanacak. Bunu vatandaşlara düzgün anlatın. Vatandaşlarımızın refah düzeyi yükselecek, alım gücü artacak. bu biçimdece cari açığımız kapanacak. Faiz düşük, yüksek kar elde eden sanayi ülkesi haline geleceğiz” değerlendirmesini yaptığı öğrenildi.
Hürriyet’ten Gizem Karakış’ın haberine bakılırsa, MYK toplantısında Erdoğan, düşük faiz siyasetindeki kararlılığını ve iktisatta yeni yol haritasını şöyleki anlattı:
“Ekonominin 4 sacayağı bulunuyor. Bunlar; enflasyon, ihracat, faiz ve üretim. Enflasyon ekonomik göstergeler doğrultusunda gelişiyor. Lakin ihracat ve faiz belirlenebiliyor. Türkiye’yi üretimle büyütmek, faiz kıskacından çıkarmak ve bunun büsbütün bitirilmesi için ‘ekonomide yeni dönemi’ başlattık. Kararları da bu istikamette alıyoruz. Bu kararlar yeni İktisat siyasetinin uygulanması noktasında kıymetli. Altı aylık bir müddetç öngörüyoruz. Sıkıntı olanı seçtik lakin 4-5 aya toparlanacağız, 6 ay daha sonra ise meyvelerini yiyeceğiz. Vatandaş da bunu hissedecek. Üretimle yabancı yatırımcıların dikkatini çekeceğiz. Çin bu biçimde büyümüş. Biz onlardan daha avantajlıyız. Biz pazara daha yakınız.”
Erdoğan’ın görüşmede Türkiye’nin Çin üzere malı ucuza üretip, bunu Avrupa’ya satarak, bu üretimden dolar girdisi sağlayabileceğini anlattığı öğrenildi. Erdoğan, Çin ve Almanya üzere kimi ülkelerin düşük faiz siyasetini yıllardır uyguladığını belirtti. görüşmede özetle, “Bizim de bu faiz sarmalından çıkmamız lazım. 1970’lerin Almanya’sında mülteci nüfus var. Genç nüfus ve mültecileri çalıştırarak işgücünü sağlıyorlar. Çin ise genç nüfus, sanayi ve üretimle büyüdü. Biz de faizle değil, genç nüfusla, üretimle büyüme sağlamalıyız” değerlendirmelerinin yapıldığı açıklandı.
Sürecin vatandaşlara yeterli anlatılması talimatını veren Erdoğan’ın “19 yıllık süreçte yol, köprü üzere bir hayli büyük yatırımı tamamladık. Artık bu sürecin sonuna geldik. Ekonomik olarak bunların da meyvesini yiyeceğiz. 6 ayın akabinde alınan kararların sonuç vermesiyle, bu sürecin kırılması seçime kadar tamamlanacak. Bunu vatandaşlara düzgün anlatın. Vatandaşlarımızın refah düzeyi yükselecek, alım gücü artacak. bu biçimdece cari açığımız kapanacak. Faiz düşük, yüksek kar elde eden sanayi ülkesi haline geleceğiz” değerlendirmesini yaptığı öğrenildi.